İklim Ağı, hedef belirlemede rol üstlenmek istiyor

Enerji Günlüğü – Türkiye’nin iklim alanında çalışan 15 sivil toplum kuruluşunu bir araya getiren İklim Ağı, İstanbul’da bir basın toplantısı düzenledi. İklim Ağı bileşenlerinin ortak açıklamasında, iklim politikası yapım sürecinin en yetkili makamının İklim Değişikliği ve Uyum Koordinasyon Kurulu (İDUKK) olduğu hatırlatıldı. Kurul’da iklim değişikliği konusunda uzman hiçbir sivil toplum örgütünün yer almadığına dikkat çekilen açıklamada, İklim Ağı’nın İDUKK üyesi olması gerektiği vurgulandı.

İklim Ağı sözcüleri, Türkiye’nin küresel sıcaklık artışına dair 1,5 santigrat derece eşiği ve 2053 net sıfır hedefine uyumlu olarak vereceği iklim hedefinde yer alması gerekenlere dair önerilerini de anlattı. Türkiye iklim kriziyle mücadele için emisyonlarını bugünden başlayarak azaltmasını öneren İklim Ağı, elektrik üretiminde kömür tüketiminin sıfırlanmasını, gaz ve petrolde yeni yatırımların sonlandırılacağı tarihin de açıklanmasını önerdi.

“NÜKLEER, YANILTICI ÇÖZÜM” İDDİASI

Nükleer enerji, nükleer enerjiden hidrojen üretimi, karbon yakalama ve depolama gibi seçenekler “yanıltıcı çözümler” olarak nitelendiren İklim Ağı, bu seçeneklerden uzak durulması gerektiğini öne sürdü. İklim Ağı, 2030 yılına kadar fosil yakıt teşviklerinin kaldırılarak, iletim ve dağıtım şebekesine yönelik kapasite geliştirme çalışmaları yapılmasını görüşünü ortaya koydu.

BOZULMUŞ ALANLARIN TEDAVİSİ

İklim Ağı’nın önerileri arasında fosil yakıt sektörlerinde işgücü dönüşümü ve enerji yoksulluğuna ilişkin tedbirleri de içerecek biçimde kırılgan grupların “geride kalmamasını” sağlayacak bir “Adil Geçiş Mekanizması” da yer aldı. Bu mekanizmanın 2030 yılına kadar kurulması gerektiği vurgulandı.

İklim Ağı’na göre Türkiye 2030’a kadar korunan alanların payını yüzde 30’a çıkarılmalı ve bozulmuş ekosistemlerin (orman, sulak alan, tarım alanı vs.) en az yüzde 30’unu onarmalı.

ONARICI TARIM, AGROEKONOLJİ

Organik tarım da dâhil olmak üzere agroekoloji ve onarıcı tarım uygulamalarına öncelik verilerek, bu çalışmlaın mevcut tarım toprakları içerisindeki payının yüzde 10’a çıkarılması ile tarımda doğru ürün planlaması ve tasarruflu sulama sistemleriyle su tüketiminin yüzde 50 azaltması da İklim Ağı’nın önerileri arasında yer aldı.

ORMAN YANGINLARI İLE MÜCADELE

İklim Ağı, Türkiye’nin iklim hedeflerine yönelik tavsiyeleri arasında geleneksel yangın önleme yöntemlerinin yeni iklim projeksiyonları ışığında uygulanması, orman yangınları ile mücadele teşkilatı eğitim ve donanım ihtiyaçlarının yeni yangın rejimine göre güçlendirilmesi önerisine de yer verdi. Ekosistem odaklı çözümlerle kişi başına düşen yeşil alan miktarının yaklaşık iki katına çıkması gerektiği görüşüne yer verilen İklim Ağı açıklamasında sıcak hava dalgalarına maruz kalarak sağlık sorunları yaşayan nüfusa dair planlama yapılması da önerildi. Tüm hava kirleticilerin ölçülerek izlemeye alınması, çevre mevzuatında fosil yakıtlı elektrik üretim santralleri ve sanayi tesislerine tanınan kirletme istisnalarının kaldırılması da öneriler arasında yer aldı.

EMİSYON ARTIŞINI YAVAŞLATMA TAAHHÜDÜ

Türkiye 2022 yılında sunduğu iklim hedefinde, 2030’a kadar artıştan yüzde 41 azaltım hedeflemişti. Yani Türkiye’nin sera gazı emisyonları artmaya devam ederken, iklim hedefi ile bu büyüme senaryosu üzerinden bir azaltım öngörülüyor. Bu “artıştan azaltım hedefi” aslında emisyonların 2030’a kadar yüzde 30’dan fazla artacağı anlamına geliyor.

ULUSAL KATKI BEYANINA HAZIRLIK

İklim ağı, Türkiye’yi iklim değişikliğinin etkilerine karşı Avrupa’nın en kırılgan ülkesi olarak gösteriyor. İklim Ağı’na göre iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini seller, kuraklık ve yangınlarla her geçen gün daha fazla yaşayan Türkiye’yi iklim krizine karşı daha dirençli hale getirecek ve zengin biyolojik çeşitliliği ve doğal sistemlerin korunmasını sağlayacak etkili bir iklim hedefine ihtiyaç var.. Türkiye, yakın gelecekte Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) Sekretaryasına, toplumda iklim hedefi olarak bilinen 2035 yılı için ulusal katkı beyanını (NDC, Nationally Determined Contribution) sunmaya hazırlanıyor.

NET SIFIR NEDİR?

Net sıfır emisyon; insan faaliyetleri sonucu (fosil yakıt kullanımı, ormansızlaşma, atık yönetimi, hayvancılık, vb.) atmosferde biriken sera gazı miktarının, yine insan faaliyetleri ile sağlanan azaltım miktarı ile (yutak alanların restorasyonu, doğa tabanlı karbon tutma ve yakalama vb.) birbirini dengelemesi anlamına geliyor.

KARBON NÖTR NEDİR?

Karbon nötr ifadesi, atmosfere salınan karbondioksit (CO₂) miktarı ile yutak alanların tuttuğu karbondioksit (CO₂) miktarının birbirini dengeler hale gelmesi anlamına geliyor. Bir başka deyişle karbon nötr kavramı yalnızca CO₂ emisyonlarının dengelenmesini ifade ederken net sıfır emisyon CO₂ de dahil olmak üzere tüm sera gazı emisyonlarının dengelenmesine işaret ediyor. CO₂ toplam sera gazı emisyonlarının yüzde 76’sını oluşturduğundan iklim kriziyle mücadelede CO₂ azaltımına daha çok vurgu yapılıyor.

AGROEKONOLJİ NEDİR?

Agroekoloji, sürdürülebilir tarım uygulamalarını ve sosyal hareketleri bir araya getirirken, çevreyi iyileştirip dış girdi ihtiyaçlarını en aza indiren; üreticiler, sivil toplum, araştırmacılar ve kurumlar arasındaki iş birliğini teşvik eden; ekolojik ve sosyal ilkelere dayanan bir bilim, hareket ve uygulama yaklaşımı olarak tanımlanıyor. Agroekoloji, gıda sistemlerinin sürdürülebilirliği ile ilgili sorunların temelindeki nedenleri ele alır; bütüncül ve uzun vadeli çözümler yoluyla dayanıklı bölgeleri teşvik eder.

ONARICI TARIM NEDİR?

Biyolojik çeşitliliği artıran, toprakları zenginleştiren, su havzalarını iyileştiren ve ekosistem hizmetlerini geliştiren tarım ilkeleri ve uygulamaları sistemine onarıcı tarım deniliyor. Onarıcı tarım, topraktaki ve toprak üstü biyokütledeki karbonu yakalayarak günümüzdeki küresel atmosferde birikme eğilimlerini tersine çevirmeyi amaçlar.

İKLİM AĞI HAKKINDA

Türkiye’nin iklim kriziyle mücadelesini güçlendirecek politikaların geliştirilmesi amacıyla kurulan İklim Ağı, bu alanda çalışan 15 sivil toplum kuruluşunu kapsıyor. İklim Ağı üyeleri şöyle sıralanıyor:

Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği

CAN Europe (Avrupa İklim Eylem Ağı)

ClientEarth

Doğa Derneği

Greenpeace Türkiye

Hukuk Doğa ve Toplum Vakfı (HUDOTO)

İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği (İDPAD)

İklim için 350 Derneği (350 Türkiye)

Mekanda Adalet Derneği (MAD)

Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği (SEFiA)

Temiz Hava Hakkı Derneği (THHD)

Türetim Ekonomisi Derneği

TEMA, Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı

WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı)

Yeşil Düşünce Derneği (YDD)

.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir