Net sıfır için sıfır atık şart

MEHMET KARA 

Biyogaz Yatırımları Geliştirme Derneği (BİYOGAZDER) Başkanı Altan Denizsel, GT 2025 Türkiye Jeotermal Kongresi’nde düzenlenen Enerji Maliyetleri başlıklı oturumda konuştu. Temmuz 2001’e kadar biyogazın iyi bir yatırım alanı olduğunu belirten Denizsel, “Çünkü 13.3 cent (YEKDEM kapsamında biyogaz santrallerine ödenen kWh başına elektrik fiyatı) iyi bir rakamdı ama ondan sonra değişen ekonomik dengelerde iç fiyatlarının artması, atık fiyatlarının artması, maliyetlerin artması, ücretlerin artması, doların artması nedeniyle bizim sektör şu anda çok zor durumda” dedi.

YEKDEM FİYATI DÜŞÜNCE…

Bazı bölgelerde biyokütle santrallerinin işlenebilir malzeme kıtlığı çektiğini ifade eden Altan Denizsel, “Biyokütle enerji santrallerinde YEKDEM fiyatı 9 cent’e düşünce tabii, artık bu tesisler yatırım yapılabilir değil. Bizim megavatsaat başına 133 dolar (13.3/ kWh) para alırken 12-13 dolar motor bakım, yatırım giderlerimiz vardı. Şimdi o gider 14’e çıktı ama fiyatımız 90 dolara düştü. Tabii bu da her şeyi kilitledi” diye konuştu.

BİYOKÜTLE SANTRALLERİ KAPANIYOR

Biyogazder Başkanı Altan Denizsel, Türkiye Jeotermal Kongresi kapsamında düzenlenen enerji maliyetleri oturumundaki konuşmasında, işletmedeki bazı biyokütle santrallerinin kapandığını söyledi. Denizsel şöyle dedi: “Şu anda 25-30 megavat kurulu güç yatıyor. 95 tesisten 8 tanesi falan kapandı, 9 dolar/sent elektrik satış fiyatı ile götüremediği için. O tesislerin kullandığı, o çevredeki atıkların bugün nasıl yönetildiğini, nerelere döküldüğünü bir düşünün. Ve bu her sene, her gün artacak bu. Böyle arttığı sürece de biz sıfır atık hedeflerine ulaşamayacağız. Bu hedef için çalışan diğer arkadaşların çabaları da boşa gitmiş olacak. Karbon sertifikaları yetmeyecek ülke için.”

ÇÖPTEN KURTULMAK İÇİN…

Dünyada atık üreten bedel öder prensibinin geçerli olduğunu ifade eden Altan Denizsel, “Nasıl evimizde belediyelere atık su bedeli ödüyorsak, nasıl çöp vergisi ödüyorsak, sanayi tesislerinin de ürettikleri çöpleri karşılığında bir bedel ödemeleri gerekiyordu. İlk başta (sizden atık için bedel istemiyoruz, nakliye de bize ait) dediler. Ama şimdi senaryo tersine döndü. Böyle olunca da tabi sektör büyük bir sıkıntıya düştü” dedi.

HAYVANSAL KAYNAKLI METAN

Türkiye’de herkesin hep sanayinin yaptığı kirlilikten söz ettiğini hatırlatan Altan Denizsel, “Sanayi tesisleri günde yaklaşık 500 bin ton atık üretiyor. Oysa 16.000.000 civarında ineğimiz günde yaklaşık 15 milyon metreküp metan gazını doğaya salıyor. Yaklaşık 40.000 ton tavuk atığımız var, onu da seksenle çarparsanız, 3.2 milyon ton gaz salınıyor” ifadelerini kullandı.

BİR GÜN ÇÖP TOPLANMASA

Altan Denizsel, 100.000 ton şehir çöpü yoluyla günde yaklaşık 10.000.000 metreküp metan gazının doğaya salındığını anlattı. “Metan gazı, karbondioksitin 25 misli daha tehlikeli bir gaz” diyen Denisel sözlerine şöyle devam etti:

“Kimse bunun hesabını yapmıyor. Bunları topladığınız zaman, elektrikçilerin, jeotermalcilerin, rüzgârcıların, sucuların (HES’ciler) sarf ettiği çabalar, sadece tek bir günlüğüne toplanamayan ya da kontrol edilemeyen atıkların çıkardığı karbon ve metan ile yok olup gidiyor. Yani aslında atıkları sıfır noktasına getirmediğiniz sürece, diğer sektörlerin karbon sıfırlama yönündeki bütün çabaları boşa gidecektir. Oysa biyogaz tesislerinin şu anda sadece elektrikten bir geliri var. Halbuki bizim sektörümüz enerji sektörü değil, biz atık yönetimi yapıyoruz.”

ENERJİ-ATIK YÖNETİMİ İLİŞKİSİ

Enerji Bakanlığı’nın bugüne kadar biyokütle yatırımlarını verebileceği desteği verdiğini belirten Altan Denizsel şöyle devam etti:

“Ama biz diğer elektrik üreticileri gibi değiliz. Ben şimdi üç tane tesis kurmak zorundayım. Elektrik tesisi kuruyorum, yanında bir tane de gübre işleme tesisi kurmam gerekiyor. Çünkü her gün ne girerse o çıkıyor. Ve sıvı içinde amonyak var, amonyaksız kısmı için de tesis kurmak gerekiyor, yani üç ayrı disiplin. Hepsini halledebilecek kadro bulamıyorsunuz. Bir de bunların hepsine para bulacaksınız. Şimdi bankacılar sadece YEKDEM parasını garanti kabul ediyor. Gübreyi nereye satarsınız, bilemiyoruz. Yani satarsınız da, bunu garanti edecek kontratınız var mı? Yok. O zaman bankalar sadece biyoenerji kısmına kredi veririz, gerisine vermeyiz diyorlar.”

biyokutle-santrali.jpgATIĞINIZI YÖNETEMEZSENİZ HER ŞEY BOŞUNA

“Yenilenebilir enerji çok önemli bunu kabul ediyorum ama atığınızı yönetemediğimiz sürece ve bunu değerli bir hale getiremediğimiz sürece yapacak hiçbir şeyimiz yok” diyen Altan Denizsel, şu sözleriyle konunun altını çizdi:

“Bir günlük atığı, yani 650.000 ton malzemeyi bir gün işlemediğimiz zaman, ertesi gün bunu kompanse edebilecek bir tesis kapasitesi yok. Bir hafta yapamazsanız, 10 gün yapamazsınız olacakları düşünün. Milyonlarca ton atığın ne kadar yeraltı suyunu kirlettiğini, havaya ne kadar metan ve karbondioksit saldığını, ne kadar börtü böcek ürettiğini düşünebiliyor musunuz?”

ELİNDE VARKEN AMONYAK İTHAL ETMEK

Biyokütle santrallerindeki 9.000.000 ton sıvıda 450.000 ton amonyak bulunduğunu ifade eden Altan Denizsel, “Bunu kullanamıyoruz ama Rusya’dan bir buçuk milyon ton ithal ediyoruz. Yani bir taraftan yenilenebilir enerji üretelim, ithalatı durduralım diyoruz, öteki taraftan da elimizdeki malzemeyi değerlendirmiyoruz. Ben bir tesisten normal şartlar altında elektrik üretiyorum. Diğer yatırımları kredi alamadığım için yapamıyorum” ifadelerini kullandı.

İSTER DOĞRUDAN TÜKET, İSTER ELEKTRİK ÜRET

Altan Denizsel, biyokütle yatırımlarını enerji yatırımlarının genelinden ayıran bir diğer özelliğin de enerji kaynağını birden fazla formda kullanıma sunabilmesi olduğunu söyledi. Denizsel bunu şöyle anlattı:

“Diğer kaynaklara dayalı santraller sadece elektrik üretmek zorunda. Ama ben metan gazı ile ille de elektrik üretmek zorunda değilim. Ülke sıkıntıya girdiği zaman gerekirse elektrik üretimini durdurup, yakıtı gaz olarak da kullanılmak üzere verebilirim. Şu andaki kapasitem 6.5 milyar metreküp. Bu tüm atıkların değil sadece şu andaki tesislerin kapasitesi. Bu 6.5 milyar metreküp, 4 milyar metreküp civarında doğalgaza denk gelir. Ve bu da enerji ithalatından önemli bir tasarruf sağlar.”

UÇAKLARI BİYOGAZ İLE UÇURMAK

Karbon salımını azaltma hedefleri doğrultusunda havacılık şirketlerinin de temiz kullanmak durumunda olduğunu hatırlatan Altan Denizsel, konuya ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

“Uçakların biyoyakıt kullanması söz konusu. Şu anda bunu da ithal ediyoruz. Oysa biz bunu da Türkiye’de üretebiliriz. Başkalarına para kaptıracağımıza burada hidrojen üreterek havacılık sektörüne verebiliriz. Yani biyokütle işinde o kadar çok seçenek var ki, bir koyundan 7 tane post çıkarabiliriz. Ama bankacılık sektörü biyokütle tesislerinin sadece elektrik kısmını, o da YEKDEM’i (yenilenebilir enerji kaynaklarını destekleme mekanizması kapsamında devletin belli fiyattan elektrik alım garantisi) varsa destekliyor. Yatırımın karşılığında bu kadar teminatın var, geri kalan yatırımlar için size para vermem diyor. Öyle olunca da işler vahşi yatırıma döndü. Şu anda bence bir taraftan temizliyoruz, bir taraftan da kirletiyoruz.”

TARIMSAL ATIKLARDAN SİNGAZ ÜRETMEK

Biyokütle işinin sadece gazdan ibaret olmadığını belirten Altan Denizsel “Yakma işi de var. Vahşi yakma yapıyoruz, karbondioksit filtre edilmediği, temizlenmediği için. Halbuki bizim 110.000.000 ton civarı tarımsal atığımız var. İşte 4-5 milyon ton da budama atıklarımız diyelim. Buradan mesela singaz üretebiliriz. Yani Çin şu anda kömürden singaz üretip, binlerce kilometre uzağa taşıyarak şehirlerini temizlemeye çalışıyor. Bizim elimizde de milyonlarca ton tarımsal atıktan singaz üretiriz. Bunu elektriğe çevirerek ya da gaz olarak kullanabiliriz” görüşlerini dile getirdi.

BES’LER FAYDALI YATIRIMLAR

Türkiye’nin her yıl karbon ithalatına 150.000.000 dolar ödediğini ifade eden Altan Denizsel, “Elimizde bu kadar mal var, paraları gene yurt dışına veriyoruz. Yani anlayacağınız biyokütle sektöründe doğru yatırım ve doğru teşvikle büyük faydalar sağlayacak, iş imkânı sağlayacak, özellikle mühendis ve teknisyen kadrosuna iş imkânı sağlayacak büyük alanlar var. İnşallah engeller yakında kalkar da biz de yatırımlara devam ederiz.”

Mehmet KARA – Enerji Günlüğü / ANKARA

.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir